3 sağ kanat! İlk bakışta ben de tepki göstermiş ve çoğu kişi gibi, "Ali Tandoğan ve Serdar Özkan varken üçüncüsüne ne gerek var?" diye sormuştum kendi kendime! Ancak hemen sonra duygusallığı bırakıp, mantıksal düşünceyle üçünü 'analiz masası'na yatırınca doğru ve yanlışı yakaladım! Değerlendirmem şöyle idi: Ali Tandoğan, asıl yeri olan sağ açıkta sürati, hırsıyla rahat adam eksiltmeleri, asist ve şutlarıyla çok etkili futbolcu. Doğrusu bu ya; geri dörtlünün sağında oynatıldığında hücum organizasyonlarına daha çok katkısı olmadığı için kendi adıma üzülüyordum. Hem de sırıtan kusuru, rakiplere ve hakemlere karşı gösterdiği kartlık hırçınlığı. Serdar Özkan; sürati, çabukluğu, adam eksiltmeleriyle geleceği aydınlık büyük bir yetenek. En büyük kusuru; aynı rakibine iki üç çalım atmadan kendini doyumsuz hissetmesi. Bu huyuyla hem kendini yoruyor, hem gollük pozisyonu öldürüyor, hem de takımın temposunu, hızını düşürüyor! İşte bu çok önemli yanlışı Avrupa Şampiyonası'nda tarih yazmakta olan Milli Takım'ın formasını giymesine engel oldu!
Hava topları çok zayıf Ve yeni transfer Ekrem Dağ; Serdar Özkan gibi o da iki kanatta oynayabiliyor. Güçlü fiziği var ve çok hızlı. Dripling ve çalımlarıyla rakiplerini rahat eksiltebiliyor. Final vuruşlarındaki etkisizliği, zayıf yönü. 33 maçta sadece 4 gol atması bundandır. Ancak çalışarak bu eksiğini giderebilir. Bir başka iyi yönü "takım oyunu"na yatkınlığı, bencil olmaması. Efendi ve sessiz kişiliğe sahip. Hakem ve rakipleriyle dalaşmaz. Bu iyi yönüyle tek kırmızı kart görmedi. Bu da Ertuğrul Sağlam'ın üçünün arasında tercihini kendinden yana kullanması için avantajı olacaktır! Zayıf ama pek önemli olmayan yönü; Ali Tandoğan ve Serdar Özkan gibi, hava toplarındaki etkisizliği.
