Fener'in ışığı yandı F.Bahçe dün akşam kaybetti ama çok fazla şeyler kazandı. "Bu takım bitmiş, bunlardan bir şey olmaz" seslerinin yükseldiği sırada "İşte daha yeni başlıyoruz. Bu köprünün altından çok sular akacak" mesajı verildi. Lig maçlarındaki koşmayan, mücadele etmeyen, pozisyon üretemeyen rakibine bol pozisyon veren takım hüviyetindeki F.Bahçe'den dün akşam eser yoktu. Bunun en büyük nedeni ise (söylemekten dilimizde tüy biten) kadro ve sistem değişikliğiydi. Ligimizde son 3 yıla damgasını vuran F.Bahçe geri dönüyor. Çift satrfordan teke dönüp orta sahayı kalabalıklaştırmak, Appiah ve Aurelio'yu daha yakın oynatıp preste bütünlük sağlamak, yanlarına koşan Tuncay ve Mehmet Yozgatlı'yı monte etmek, bu sezon takımın en büyük sıkıntısı olan orta sahayı rakibe teslim etmemesini sağlayan en büyük faktörlerdi. Koşmayan Deivid'in yerine Yozgatlı'yı, acemi Kerim'in yerine daha sağlam basan ve o kanadı iyi kullanan Önder'i monte etmekle takımın çehresi değişiverdi. Orta saha çok koşunca göbekte büyük eleştiriler alan Lugano ve Edu da sağlam oynadı. Kezman'ın ileride müthiş hırsı, Alex'in istekli olması ofanstta da Newcastle'a zor anlar yaşatmamıza neden oldu.
Affedilmez bir hata Aslında dünkü F.Bahçe'de futbolcu ayrımı yapmak yersiz. Takım halinde belki de kimsenin beklemediği bir mücadele ortaya koydular. 62'de Rüştü'nün çıkardığı inanılmaz bir top var ama aynı Rüştü'nün yediğimiz golde topu İngiliz'in önüne tokatlaması affedilmez hataydı. Uzun zamandır oynamayan Yozgatlı takıma dinamizm kattı. Zico'nun onu Uğur ile değiştirmesini anlamış değilim. İyi giden arabanın tekerine çomak sokulur mu birader? Puanla dönmemiz gereken bir maçı kaybettik. Elbette üzgünüz ama bu mücadeleyle F.Bahçe'nin gruptan çıkacağını bizlere müjdelemeleri bence daha önemli. Son üç yıla damgasını vuran F.Bahçe'yi dün gece sahada gördük. "Daum antrenör değil" diyenler ne düşünüyorlar merak ediyorum.
