Fenerbahçe
Galatasaray  
Beşiktaş  
Trabzonspor  
Süper Lig  
2. & 3. Ligler  
Aktüel  
Yazarlar  
Fikstür  
Ana Sayfa  
     
Sayısal loto
Spor toto
Şans topu
İki yüzlü düzen

Manisa'da dilsiz bir çığlığı vardı, yerde can çekişen Meduna'nın. İnsan olan duydu. O sırada Orhan Ak'ın haram penaltıya attığı takla için, çığlık çığlığa bir sevinç vardı karşı tarafta. Uyduruk bir penaltıya yatmakla, yerde can çekişmek arasında uzun soluklu bir kitap duruyordu. Okunması zorunlu bir insanlık kitabı... Hakemler ne çok şeyi öldürüyordu aslında. Gerçek bir penaltıyı vermiyordu, sahtesine, "tam zamanında" düdük buyuruyordu. Meduna ölümün kıyısındaydı da, herkes ağustos sıcağını suçlu sayıyordu. Oysa emekleri çalmak, ağustos sıcağından daha beter bir etki yapmaz mı sanıyorsunuz, insan olanın kalbine?

***


Adaletsiz bir hakem tarafından penaltıyla ödüllendirilen ve rolünü iyi oynadığı için arkadaşları tarafından tebrik edilen Orhan Ak'ın, yerde can çekişen bir futbolcu için üzülmeye hakkı var mıdır? Bir yanda yerde yatan futbolcu için kahrolan, öte yandan atılan haram bir gol için arkadaşlarını kutlayan futbolcular ikiyüzlü değil midir?

***


Ya hakem Cem Papila? Bir futbol maçı, ölümün eşiğindeki bir futbolcu için tehir edilmezse, hangi şartlarda tehir edilir? Böyle bir maçı devam ettiren hakemlik, hangi duyguların temsilcisidir? Verilen ve verilmeyen penaltıların mı? Kulüpleri birbirine düşürmenin uzmanlığının mı?

***


Ekranda kendilerini popüler kılmanın derdindeki beyler, şimdi ağustos sıcağını sanık sandalyesine oturtuyor. Süper Lig, eylülün ilk haftası başlamalıymış. Doğrudur! Peki, onlar ucuz yorumlarına niye ağustos sıcağında başladılar? Niye bir hafta bile ara vermiyorlar, ihanet bültenlerine? İnsanların bıraktıkları mektubu, öldükten sonra okumanın alemi yok. Bazı isimleri duydukları zaman, korku dağlarının eteklerinde serinleyenler, futbolumuzu ağustos sıcağına mahkum ettirenlerin adını üfleyerek, kendilerini temize çıkarabilir mi? Birilerini bu ülkenin en ayrıcalıklı adamı konumuna getiren; spor medyasının ikiyüzlü tavrı değil midir?

***


Futbol, güneşin altında oynanan aydınlık bir oyundu. Güneşin kum saati, televizyonların yayın saatinin yanında nasıl da sağlıklıydı. Televizyon endüstrisine hizmet vermeye başlamasından sonradır, futbolun karanlıklara mahkum olması... Mahalle adabını yitirdikten sonradır, futbolun katliam mahalline dönüşmesi. Şimdi paranın tanrılaştığı bir düzende, televizyonlardaki oryantal düşleri ve dönüşleri izliyoruz. Geçen yıllardaki penaltı yorumlarını tekzip edenleri... Takımına göre yorum yapmak ve hakem hatalarını başka pozisyonlarla ödeştirmeye çalışmak, ikiyüzlü yorumculuk değil midir?

***


Bakmayın naylon gözyaşlarına, sözde insan hayatına değer veren söylemlere. Bu ülkede bir gol, her zaman bir insan hayatından daha değerlidir. Aldırmayın yorumcuların dramatik pozlar takınmalarına... Onlar bir gecede, o kadar çok şeyi öldürüyorlar ki!


 
 

Fenerbahçe | Galatasaray | Beşiktaş | Trabzonspor | Süper Lig | 2 & 3 Ligler | Aktüel | Yazarlar | Sayısal loto | Süper toto | Şans topu | Künye | Ana Sayfa

Copyright © 2003, 2006 - Tüm hakları saklıdır.
Merkez Gazete Dergi Basım Yayıncılık Sanayi ve Ticaret A.Ş.
Üretim ve Tasarım  Merkez Bilgi Grubu

İki kişilik baraj
Zico, yarınki maçta en ağır görevi...
Telafisi yok
"5-2' ye güvenmeyin. Çek takımı...
Ricardinho şova hazır
"Büyük hedefler peşinde koşan bir...
Hatalı Temel
Yönetim bölündü Fatih gitti,...