Aslan gibiler! G.Saray, Malatya'ya para kriziyle birlikte gitti. Oyuncular 3-4 aydır para alamadıkları için gergindi. Bu gerginlik maç öncesinde ikiye katlandı. Çünkü yönetim bazı oyunculara ayrıcalık yapmıştı. Açıkcası bu krizin maça yansımasından herkes korkuyordu. Çünkü bazı futbolcular, "3-4 aydır bekliyoruz. Biraz daha beklerdik. Yönetim bazı arkadaşlarımıza ödeme yaparak güvenimizi sarstı" sözüyle tepkisini dile getirmişti. Gerets, Mersin İ.Y. maçında yapamadığını Malatya'da zorunluluktan yaptı ve ligde şans vermediği bazı oyuncuları sahaya sürdü. Ancak benim gözlerim yine de genç futbolcuları aradı. Anlaşılan Belçikalı teknik adam genç futbolcuları "antrenman futbolcuları" olarak düşünüyor.
Bitse de gitsek havasında İki takımın da gruptaki ilk sınavlarını kazanmış olmaları maça yansıdı. G.Saray da, Malatya da sahaya rahat çıktı. Maç başlar başlamaz korkulanın olmayacağını görmek bizi mutlu etti. Daha önce birçok kez fedâkarlık yapan oyuncular bir kez daha para krizini sahaya yansıtmayacağını gösterdi. İkinci yarı futbolcular, "Maç bitse de gitsek" der gibi oynadı. Malatya'nın Galatasaray'ı yenecek gücü ve inancı yoktu, G.Saray ise Song'un sakat sakat oynaması ve eksikler yüzünden beraberliğe dünden razıydı. Sarı-kırmızılı oyuncular maçtan sonra büyük bir alkışı hak etti. Ancak yönetim oyuncular arasında ayırım yaparak bir bombanın fitilini ateşledi. Oyuncuların yönetime güvenini sarstı. Bu olay bence kaybedilen puandan çok daha fazla tehlikeli. G.Saray yönetimi ikinci yarı başlamadan bu sorunları çözemezse futbolcuların iyi niyetli çabaları bile bir yerde patlar. Bizden uyarması.